T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
AMASYA / MERZİFON - Şehit Ahmet Özsoy Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi

Ergenlik Döneminde Aile Olabilmek

Ergenlik dönemi, bütün erişkin bireylerin yaşadığı, tıpkı tırtılın koza içinde kelebeğe dönüşmesi gibi büyüme ve başkalaşma dönemidir. Gençlerin, bu dönemde kendi kanatlarıyla uçmak isteyen, dünyayı zorluklarla dolu olsa da tanımak isteyen kişiler olduklarını unutmayalım. Her doğum süreci sancılı geçer. Ergenlik dönemi de çocukların, yetişkinlerin dünyasına doğdukları bir süreç. Bu süreci aşmanın anahtarıysa sabır, anlayış ve sağlıklı bir iletişimdir.

Kendini bulma yolundaki gençlerin,  anlaşılmak, sosyalleşmek, sevilmek, takdir edilmek, değer verilmek ve ait olmak gibi duygusal ihtiyaçları vardır. Bu ihtiyaçların karşılanabilmesi için gereken en temel şey, sağlıklı ve etkili iletişim.

Gençlerle yaptığım danışmanlık görüşmelerinde onlardan en çok duyduğum şey; “ Annem babam, beni dinlemiyor, ne söylesem hemen kızıyor ve nasihat ediyor.” oluyor. Aileler ise “ Evladım bizimle bir şey paylaşmıyor, bizden bir şeyler gizliyor, odasına giriyor ve oradan çıkmıyor” diyerek rahatsızlıklarını dile getiriyorlar.

İyi bir dinleyici olabilmek; iyi bir iletişim için çok önemlidir. Ne kadar kızgın ve endişeli olursak olalım, duygularımızı kontrol edip, ani tepki vermeden, nasihat etmeden, etiketlemeden, yorum yapmadan, sözünü kesmeden, hemen öneri getirip çözüm bulmaya çalışmadan, göz teması kurarak dinleyebilmeliyiz. Bir konuşuyorsak iki dinlemeli, dinlerken "Evladım ne hissediyor, ne düşünüyor, benden ne bekliyor?” diye düşünmeliyiz. Anlamak için dinlemeyi başardığımızda, “Annem babam, beni dinlemiyor, ne söylesem hemen kızıyor ve nasihat ediyor.” Cümlesi yerini‘’Ben ailem için önemliyim, benim düşüncelerime değer veriyorlar, beni anlamaya çalışıyorlar" cümlesine bırakacaktır.

Kimlik oluşturmaya çalışan gencin, yaşadıklarını anlamak ve kendini dinlemek için zaman zaman, yalnız kalmaya ihtiyacı vardır. Buna saygı duymak, anlayış göstermek gerekir. Lakin tüm vaktini odada geçirmesine müsaade etmekte, gençle aramızdaki iletişim köprüsünün yıkılmasına sebep olabilir. Gencin hayata karışmasına, sorumluluklarını üstlenmesine destek olmak da anne babanın en temel görevidir.

Bağımsızlığını kazanmak isteyen genç,  her yaptığından, tercihlerinden kendisinin sorumlu olduğunu; mazeretlerin, suçu başkalarına atmanın bireyin sorumluluğunu ortadan kaldırmadığını öğrenmelidir. Bu sorumluluk anlayışı, gerçek hayatta olduğu gibi sanal ortamlarda da aynen geçerli olmalıdır.

Gençlerin sanal ortamda geçirdikleri süre her geçen gün biraz daha artmaktadır. Bu artışın sebeplerinden biri de, gençlerin ihtiyaçlarını sanal dünyada aramaya başlamalarıdır. Aile ortamında ve sosyal çevresinde yukarıda saydığımız ihtiyaçları karşılanmayan gençler,  Sanal ortamda yeteneklerinden emin oldukları alanlarda ve oyunlarda takdir edilmeyi, anında ödüllendirilmeyi, eleştirilmeden kabul görmeyi, like’larla beğenilmeyi deneyimlediklerinde, ,bu zehirli bala daha da bağımlı hale gelirler.

Peki anne babalar olarak, evlatlarımıza nasıl yardımcı olacağız?

·       Birlikte zaman geçirin, eğlence ve sohbet için zaman ayırın.

·       Onları sevdiğinizi, değer verdiğinizi, ailenin önemli bir parçası olduğunu hissettirin.

·       Yalnız olmadıklarını hissettirin. Beraber oyun oynayın, film seyredin, sohbet edin, araştırıp öğrenin.

·       Onları ev işlerine dahil edin, sorumlulukları paylaşın.

·       Onlara fikirlerini sorun ve dünyanın en önemli fikrini dinliyorcasına dikkatle dinleyin.

·       Ergenin söyledikleri, her zaman söylemek istediklerini anlatmayabilir. Olaylara farklı duygusal tepkiler verebilir. Böyle durumlarda verdiği mesajın altında yatan duyguyu anlamaya çalışın.

·       Ergenle iletişimin sadece yetişkinden ergene doğru; yani tek taraflı olması durumunda ergenin kendi kişiliğini ortaya koyabilmesi için tek yolun otoriteye başkaldırmak olacağını unutmayın.

·       Siz veya ergen çocuğunuz sinirliyken tartışmayın, sakinleşmeyi bekleyin ve daha sonra yaptığı davranışla ilgili konuşun.

·       Ergeni başkalarının yanında uyarmayın ve öğüt vermeyin. Bu tür paylaşımları çocuğunuzla yalnızken ve sorunsuz zamanlarda yapmaya özen gösterin.

·       Okul ve okul dışında çeşitli faaliyetlere katılmalarını teşvik edin. İyi olduklarını hissettikleri durumlarda başarılı olmak için sarf ettikleri çabayı takdir edin.

·       Ergenlerin eve geliş saatine ve diğer aile kurallarına, karar ve düşünceleri ile katkıda bulunmalarına izin verin. Bu onların kendi davranışları için sorumluluk geliştirmelerine fırsat yaratacaktır.

·       Ergenlerin itirazlarına rağmen bu dönemde çocuğunuzun arkadaşlarının kimler olduğunun ve neler yaptığının farkında olun. Arkadaşlarının anne ve babası ile tanışın. Evinizde arkadaşları ile hoşça vakit geçirebileceği programlar düzenleyin.

·       Düzenli ve kuralları olan bir çevre sağlamaya devam edin. Ergenlerin daha fazla özgür olmalarına izin verilmeli ancak bu onların kendilerini tehlikeye atacakları boyutta olmamalıdır. Şikayet etmelerine rağmen ergenler yetişkinlerin onlar için sağladıkları emniyet ve güven duygusuna ihtiyaç duyarlar ve bu konuda anne babalarına güvenirler.

·       Ergenlerin bağımsız hareket etme doğrultusunda verdiği tepkileri saygısızlık ve başkaldırı olarak yorumlamayın. Bunları yaşadığı değişimin bir parçası olarak değerlendirin.

Tüm olumlu yaklaşım ve tutumlara rağmen, ergenle anne-baba arasında çözümsüzlük boyutunda ciddi gerginlikler yaşanıyorsa, uzman yardımına başvurmayı ihmal etmeyin.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 29.05.2024 - Güncelleme: 29.05.2024 15:26 - Görüntülenme: 149
  Beğen | 0  kişi beğendi